ARABAYLA AVRUPA GEZİSİ YOL NOTLARI 1
HAZIRLIK
2014 Yılında yaptığımız “Arabayla
Balkanlar Turu” dönüşünde, en kısa zamanda arabayla Avrupa turu da yapalım diye
konuşmuştuk. Bu turu 2015’
te gerçekleştiremedik, kısmet 2016 demiştik. Ve nihayet 3 Haziran 2016 da 11
ülke, 10 başkent, 30 kadar kent ve kasaba göreceğimiz “Arabayla Avrupa Turu” na
çıktık.
Tur hazırlıkları Kasım 2015’ te başladı. İlk işimiz
güzergah tespitiydi. Epey zorlandık. Her yeri gezmek, görmek istiyorduk ama
bütçe ve zaman kısıtlaması vardı. Çeşitli seçenekleri değerlendirerek rotamızı
ve konaklanacak kentleri aşağıdaki gibi belirledik.
İkinci
aşama kalınacak otellerin belirlenmesi ve rezervasyonların yapılmasıydı.
İçimizde dil bilen kimse olmadığı için otelleri gitmeden önce ayarlamaya
çalıştık.
11
ayrı kentte, toplam 19 gece otelde kalmayı planladık. (Hamburg’da 3 gece teyze
oğlunda kalacağız.)
Yaklaşık
8000 km .
yol yapacağımızı öngörüyoruz.
Otellerin
herhangi bir aksilik durumunda ücretsiz iptal edilebilecek olmasına özellikle
dikkat edildi. Banyo tuvaleti odanın içinde olan, şehir merkezine yakın,
otoparklı ve hesaplı oteller booking.com üzerinden bulunup rezervasyonlar
yapıldı.
Google maps’tan konaklanacak kentler
arasındaki uzaklığı, ne kadar sürede gidebileceğimiz çıkarıldı, yol üzerinde
görülmesi gereken yerler belirlenip notlar hazırlandı.
Sıkı
bir internet araştırması yapılıp gidilecek kentlerde nerelerin, nasıl gezilmesi
gerektiğini belirleyip, buralara daha önce gidenlerin önerileri listelendi.
Gezilecek
şehirlerde arabayla ve/veya toplu taşımaya gidilecek yerler nasıl gidileceği,
otopark koordinatları çıkarıldı. (Niş’te Kelle Kule, Prag’ta dans eden ev, Berlin’de
Postdam, Budapeşte’de Gallert Tepesi ve Szentendre’ ye arabayla gittik. Diğer
gezilecek yerlerin tamamını yürüyerek veya toplu taşıma araçlarını kullanarak
gezdik.)
Tüm
koordinatlar navigasyona kaydedildi.
Kalınacak
otellerden şehrin gezilecek yerlerine nasıl, hangi araçlar kullanılarak
gidilebileceği google maps kullanılarak belirlendi.
Yol
üstü kentlerdeki gezilecek yerlere yakın otoparkların koordinatları, arabayı
bırakınca ne tarafa nasıl gidileceği belirlendi.
Bunlar
aslında basit işler ama dil bilmeyince önceden detaylı hazırlanmak gerekiyor.
Kullandığımız
araç 2006 model 101 bin kilometrede, Seat Cordoba dizel. Detaylı bakımı
yaptırıldı, lastikler yenilendi. Yurtdışında geçerli trafik sigortası (yeşil
kart) ve sağlık sigortaları yaptırıldı.
22 günlük yeşil kart sigortası 78,75
euro, 22 günlük seyahat sigortası kişi başı 12,16 euro.
Yolda
atıştırmalık kayısı, incir, kuruyemiş alındı. Börekler yapıldı…
03
Haziran 2016 Cuma sabahı ilk durağımız olan Sofya’ya doğru yola çıkıldı… Aklımda
çözemediğim tek soru ise, araba yolda arıza yaparsa ne yapacağım?..
Sabah
7.15’te Yalova’dan bindiğimiz feribottan 8.30’ da Yenikapı’da indik. İstanbul’un sabah
trafiğinin içine düştük. Otoyola çıkana kadar epey bir vakit kaybettik.
256
kilometrelik Yenikapı-Kapıkule yolunu 3 saat 15 dakikada tamamlayarak Kapıkule
sınır kapısına ulaştık.
Önümüzde
7 araç var. İlk kulübede pasaport kontrolü, 2. kulübede araç kaydı yapılıyor.
Toplam 15 dakikada işlemler bitti. Gümrüksüz satış mağazasını gezdikten sonra
son bir kapıdan daha geçip Türkiye topraklarından çıktık.
Yeşil
ışığı yanan kulübe önünde kısa bir beklemenin ardından pasaport ve yeşil kartın
kontrolü sonrası, bagaja da şöyle bir bakılıyor. Toplam yarım saat içinde Bulgaristan’a
girdik.
Gerek
Türk tarafında çıkış yapacak, gerekse Bulgar tarafında giriş yapacak TIR
kuyrukları kilometrelerce uzamıştı. Allah TIR şoförlerine kolaylık versin.
Bizim yarım saatte geçtiğimiz gümrük kapısını geçmek için saatlerce
bekliyorlar.
Siz
benim gibi telaşa kapılıp vignet almak için otoyoldan ayrılmayın. Ben ayrılarak
Kaptan Andreevo kasabasına saptım. Orada, vigneti otoyol üzerindeki
benzinliklerde bulabileceğimi, otoyolun ilk 25 km .’sinde vignet
kontrolünün yapılmadığını öğrendim. (Tüm yolculuk boyunca kimse durdurup vignet
kontrolü yapmadı.)
Tekrar
otoyola dönüp 5 km .
ilerdeki benzinlikten 8 euroya ‘minumun vignet’ alıp içten ön camın soluna
yapıştırdım. Artık gönül rahatlığıyla yola devam edebiliriz.
Sınırdan itibaren Sofya’ya kadar olan
yol çift şeritli bölünmüş, otoyol. Asfalt kalitesi iyi. Yatay ve dikey
işaretlemeler yeterli. Yer isimleri hem Kril hem Latin Alfabesiyle yazılmış.
Sınırdan
15 km . ileride
Svilengrad kasabası var. Yol kasabanın dışından geçiyor. Yine yol üzerinde
Harmanlı, Harmanlı’dan 34 km .
sonra Haskova (Hasköy) kasabaları var.
Hasköy’
den 80 km .
sonra ilk durağımız Plovdiv’e (Filibe) sapıyoruz.
42.141671,24.750961
koordinatı bizi park yerine getiriyor. Hemen ilerde trafiğe kapalı, Filibe’nin
alışveriş caddesi olan Knyaz Alexander 1 caddesi ve bu caddenin sonunda “Cuma
Cami” var.
Bir an önce Sofya’ya varma isteğiyle
arabadan inmeden şehrin içinde bir tur attıktan sonra Sofya’da konaklayacağımız
Gloria Palace Hotel koordinatını girip, yola devam ediyoruz. 145 km .’lik yolu yaklaşık 2
saate kah güneş, kah yağmur altında geçiyor ve navinin yönlendirmesiyle otelin
kapısına kadar geliyoruz. ( Bu gezide telefonuma indirdiğim Sycig Navigasyon
programını kullandım. Ara sıra kafası karıştıysa da her istediğimiz yere
şaşmadan bizi götürdü. Navigasyon olmadan bu geziyi yapamazdık.)
Bir
gece konakladığımız Gloria Palace Hotel şehir merkezinde yüksek tavanlı, tarihi
bir binada. Geniş ve ferah odaları, doyurucu kahvaltısı, otopark olanağıyla
tavsiye edebileceğimiz bir hotel. İki kişilik oda fiyatı, kahvaltı dahil 49
euro.
Otelde
bir süre dinlendikten sonra Sofya’yı keşfe çıktık.
Ben Sofya’yı daha içine kapanık, daha
gri bir kent olarak düşünüyordum. Yanılmışım.. Sofya cıvıl cıvıl bir Avrupa kenti.
Sofya’nın kalbi Vitosha Caddesinde atıyor.
Vitosha
Cadde-si Sofya’nın en merkezi, en güzel ve en kalabalık caddesi. Gerek gündüz
gerekse gece capcanlı bir cadde. Alışveriş için, yemek için, gezinti için
Sofyalıların ve turistlerin tercih ettikleri yer burası.
Bu
caddeyi ve civarında bulunan Bulgaristan’ın en büyük ortadoks kilisesi olan
Alexander Nevsky Cathedral’i, Banyabaşı (Kadı Seyfullah Efendi) Camiini,
Cathedral Church Sveta Nedelya, Sofya’nın merkezi olarak kabul edilen Sofia
Balkan Hoteli’ni , otelin hemen arka tarafında ise National Archaeological
Museum’u ve civarını gezdik.
Vitosha
Caddesinde güzel bir yemek yedikten sonra otelimize döndük.
Sofya’da
toplu taşıma araçlarını hiç kullanmadık. Otelimizin hemen yakınında kırmızı ve
mavi hatların kesiştiği Serdika metro istasyonu vardı ki burası Sofya’nın
merkezi sayılıyor. Civarda tramvay ve otobüs durakları da var. Durak
isimlerinde Kril ile birlikte Latif Alfabesi de kullanılıyor.
Sofya,
birkaç gün kalınıp etraflıca gezilmesi gereken bir kent olarak kayıtlara geçti.
Tez zamanda tekrar ziyaret edilecek.
2. Bölüm: Sofya - Novi Sad
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder